-
1 inanmak
vi1) glauben (-e)inanılacak şey değil! es ist nicht zu glauben!buna inan(m) ıyor musun? glaubst du das (nicht) ?ister inan ister inanma, ... ob du es glaubst oder nicht,...sana inanıyorum ich glaube dirsen de buna inanmıyorsun ki! das glaubst du doch selber nicht!( şuna) inanıyorum ki, ... ich bin (davon) überzeugt, dass...2) a. rel glauben (-e an)Allah'a inanıyorum ich glaube an GottTanrı'ya \inanmak an Gott glauben3) trauengözlerine inanamadı er traute seinen Augen nichtkulağına inanmamak ( fam) seinen Ohren nicht trauen -
2 dieu
n mrel Tanrı [tan'ɾɯ] -
3 glauben
glauben ['glaʊbən]I vt1) ( meinen) sanmak;ich glaube nicht, dass das geht bunun olabileceğini sanmıyorum [o sanmam], olabileceğine inanmıyorum;sie glaubte ihn in Schwierigkeiten ( geh) onun sıkıntıda olduğunu sanıyordu;einer musste daran \glauben ( fam) kabak birinin başın(d) a patlamak, kabak birinin başına patlaması gerekiyordu2) ( für wahr halten) inanmak;das glaubst du doch selber nicht sen de buna inanmıyorsun ki;es ist nicht zu \glauben! inanılacak şey değil!;ich glaube dir sana inanıyorum;ob du es glaubst oder nicht, ich habe gewonnen ister inan ister inanma, ben kazandımII vi a. rel inanmak (an -e);ich glaube an Gott Tanrı'ya [o Allah'a] inanıyorum
См. также в других словарях:
inanmak — e 1) Bir şeyi doğru olarak benimsemek Bizim şairlerimiz sanatın sanat için olduğuna inanırlar, başka bir ereği olabileceği akıllarına gelmez. N. Ataç 2) Birini doğru sözlü olarak bilmek, güvenmek Ben size inanırım. 3) Bir şeyin varlığını,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iman etmek — 1) Tanrı ya, dine inanmak 2) mec. güçlü bir inanç duymak … Çağatay Osmanlı Sözlük